Bugün size iki tane muhteşem (ve tabii ki yine yapımı çok kolay olan) oyun tavsiyem olacak. Malum her çocuk boyalara batmaya bayılıyor. Bugün boyalara işitsel algı becerileri de yükleyeceğiz. Daha doğrusu fırçalara. Herhangi bir etkinlik yaparken birden çok duyuyu aktif hale getirmeye bayılıyorum. Sıradan fırçalarla boyamaktan sıkıldıysanız eğlencenize bir de zilli fırçaları ekleyin. Yapımı 2 dakikanızı bile almayacak ama çocuğunuz için çok hoş bir deneyim olacak. O zaman haydi başlayalım.

Bu faaliyet için size renkli yada renksiz ziller ve farklı kalınlıkta fırçalar gerekiyor. Ben zilleri çok eskiden almıştım. Bugüne kadar sayısız etkinlik yaptık. Hala da kullanıyoruz. Nereden temin edebiliriz? derseniz kırtasiyeler, hobi malzemeleri satan dükkanlar, hiç olmadı petshoplardaki tasma aksesuarlarından alabilirsiniz. (Petshoptakiler biraz büyük olacaktır. Ama yine de iş görür.)  illa ki renkli olmasına da gerek yok çünkü asıl amaç ses çıkarması. Gelelim yapım aşamalarına. Önce malzemeler

• Ziller ( çeşitli renk ve büyüklükte olursa daha güzel olur.)
• Renkli şöniller ( Pipo temizleme çubuğu olarak da geçer. İçinde tel olan tüylü bir malzemedir. Hemen her kırtasiyede bulunabilir. )
• Çeşitli kalınlıkta fırçalar. ( Kırtasiye ya da hobi malzemelesi satan yerlerde bulabilirsiniz.)

Tek yapmanız gereken bir şönil alıp dilediğiniz sayıda zili bu şönilden geçirmek ve içindeki tel sayesinde fırçanızın etrafına sarmak. Fırçaların kalınlıklarıyla orantılı sayıda zil takarsanız  her birinden farklı sesler çıktığını görebilirsiniz. Şönilleri fırçanın biraz ortasına doğru takarsanız ya da çocuğunuzun fırçayı nereden tuttuğuna göre ayarlarsanız daha iyi bir sonuç alabilirsiniz.  Bu kadar eğlence başlasın.

Şimdi gelelim ev yapımı parmak boyasına. Bu çalışma herhangi bir boya ile de yapılabilir ama ellerinizin peelinge ihtiyacı varsa bu tarifi mutlaka deneyin. Şaka bir yana boyanın içine tuz ekleyeceğimiz için bu da dokunma duyusuna hitap edecek. Çünkü o boyamanın fırçayla kalmayacağını, boyanın elinde sonunda parmaklarla test edileceğini hepimiz biliyoruz. Üstelik boya kuruyunca içindeki tuz kağıda bir doku kazandıracak. Bu da farklı bir çalışma olarak hanenize yazılacak. Gelelim parmak boyasının malzemelerine

• Renkli sıvı gıda boyaları ( pastacılık malzemeleri satan yerlerden temin edebilirsiniz.)
• 1 ölçü un
• 1 ölçü tuz
• 2 ölçü su

Tarifteki ölçü değiştirilebilir ama hepsinden aynı miktarda konulması gerekiyor. Örneğin ölçünüz 1 bardak olsun. O zaman bir bardağı un, bir bardağı tuz ve iki bardak su kullanmanız gerekiyor. 2 bardaktan yapacaksanız yine aynı şekilde ölçüleri buna sadık kalarak düzenleyebilirsiniz. Bu karışımı hazırladıktan sonra ben silikon muffin kalıplarına eşit olarak paylaştırdım. Ardından her birine birkaç damla gıda boyası katıp  karıştırdım. Rengin ne kadar yoğun olmasını istiyorsanız ona göre gıda boyası miktarını azaltıp çoğaltabilirsiniz.

Hepsi bu. Sonra bırakın çocuğunuz özgürce boyasın. Zilli fırçalardan ses çıktığını farketsin. Birlikte hangi fırçadan daha çok ses çıktığını, hangisinden en az ses çıktığını, neden ses çıktığını konuşun. Fırçayla parmaklarınıza boya sürün ve dokusu, hissettirdikleri hakkında konuşun. Gıdıklıyor mu, tuz nasıl bir his bırakıyor vb. Çocuğunuzun resmi kuruyunca üzerine belirgin bir kalemle şekiller çizebilirsiniz. Bunu Ela’yla katıldığımız bir anne-çocuk resim atölyesinde öğrendik. Kendi çocuğunun çizimlerini bambaşka sanat eserlerine dönüştüren bir resim öğretmeni arkadaşımdan. ( instagram hesabı @momandson_paintingtogether) Bu kez ben fırçayla dağıtılabilen boyalar da kullandım. Ela da son dokunuş olarak pullar payetler yapıştırdı.

Bu çalışmayı pek çok farklı yüzeyde denemenizi tavsiye ederim. Biz balkon camında, şövalede ve masada denedik. farklı yüzey ve düzlemlerde boya yapmak hem çocuğunuz için farklı bir deneyim olacak. Hem de perspektif algısının gelişimine de yardımcı olacaktır.

Tüm bunlara bir de koku duyusunu ekleyelim mi? Her renk için varsa evinizde esansiyel yağlardan damlatabilirsiniz. Sadece bir iki damla ekleyip karıştırın ve boyaların kokusu hakkında da konuşun. Hangisinin en güzel koktuğunu, bu kokunun ne olduğunu vb. Bu etkinlikten yıllar sonra çocuğunuz bu kokuyu bir yerde duyduğunda etkinliğe ve çocukluğuna dair hoş anıları da beraberinde getirebilir. Hatta belki yıllar geçmesine bile gerek kalmadan nerede bu kokuyu duysa “Aa! Hatırlıyorum. Biz böyle bir boyama yapmıştık.” diyecek ya da yüzünde hoş bir tebessümle anıları canlanacak.

Peki nasıl oluyor da kokular hiç hatırlamadığımız anları bize tekrar yaşatabiliyor? Koku bizim en eski duyumuzdur. Herhangi bir nesnenin nasıl göründüğünü ya da duyulduğunu kelimelerle ya da başka şekillerde ifade edebiliriz ama koku için mutlaka bağlatı kurduğumuz bir şeye ihtiyaç vardır.. “Çiçek gibi kokuyor. “ “ Yanık yemek gibi kokuyor.” “Fırından çıkmış yeni ekmek gibi kokuyor.” “ Pastane poğaçası gibi kokuyor.”  Vb. Yani kokuyu o kokuyu yaratan nesne ya da durumla ifade ederiz. Demek ki bundan sonra hoş kokuları çocuğumuzla yaşadığımız güzel dakikalardan sonra ya da tam da o anların içinde işin içine dahil edersek ona biriktirebileceği çok hoş çocukluğuna dair anıları hafızasına atmasına yardımcı olabiliriz. Bazen bir koku duyarız. O koku bize çok tanıdık gelir ve “ Bu koku beni çocukluğuma götürdü” deriz. Ama çoğu zaman kokuyu tarif edemeyebiliriz. Önemli olan zihnimizde bir yerlerde yeri olan bu kokunun dudaklarımızda çocukluğumuza güzel bir tebessüm bırakabilmesidir.  Güzel hatırlanacak çocukluklara selam olsun. Mutlu oyunlar.

https://www.instagram.com/p/BQTUAHWFa5i/?taken-by=selin_elo