Ejderhalarla şövalyelerin pek de anlaşamadığı zamanın birinde 4 yaşına giren minik ejderha Tuçi ejderhalar dünyasının ilginç yaptırımlarından birini gerçekleştirmek mecburiyetindedir. Ne varki Tuçi bırakın ne yapacağını bilmeyi daha şövalye bile diyememektedir. Bir gün ‘şövöşölö’ aramaya çıkmışken korkunç bir şey olur ve Tuçi aniden kendini bir gölde bulur. Minik şövalye Afacan, onu bulur bulmasına ama Tuçi’nin bir ejderja olduğunu fark etmez. Onu ördek zanneder. Birbirlerini gerçekte tanımadan dost olan bu ikili kaderin cilvesine bakın ki bir gün savaşmak zorunda olduklarını anlarlar. Tüm farklılıklara ve dayatılanlara rağmen bu ikili dost olabilecekler mi acaba? Tabii ki.

Bu kitaba bayıldım. Modern zaman masalları gibi. Ejderhalı kitaplar bu ara çok ilgimi çekiyor ama bu kitabın uzun süredir aradığım sıcaklıkta bir öyküsü de var. Pearson Yayınları’nın kitaplarının hemen hepsine bayılıyorum.  Her okuduğum kitap için ‘işte bu en güzeli diyorum.’ Ama her seferinde başka bir ‘en güzel’ ile karşılaşıyorum. Bu ara gönlümü fetheden kitap ise ‘Ejderha ve Leziz Şövalye’.

Kitabın hikayesinin güçlülüğü kadar çizimleri de muhteşem. Görsellerdeki detaylar her okuyuşta farklı tatlar bırakıyor. Örneğin; Afacan’ın Tuçi’nin yaralarını saracağı sırada üzerinde ‘en ama en ilk yardım’ yazılı bir ilk yardım çantası kullanması  gibi şahane detaylara sahip bir kitap. Müthiş bir dostluk hikayesi. ‘Şövöşölö’ kelimesinin dayanılmaz cazibesi…

Unutmadan söylemeliyim ki Pearson Yayınları’nın kitapları her zaman her yerde bulunmuyor. Baskılar çok çabuk tükeniyor. O nedenle bulduğunuz yerde ‘ sonradan alırım.’ Deyip alamamazlık etmeyin. Bulamazsanız üzülürsünüz.

Ha bu arada siz iki yılda bir törenle dişlerinizi fırçalamıyorsunuz değil mi? Hayır. Neden? Çünkü siz ejderha değilsiniz. Biz her diş fırçalamayı bir törenle yapıyoruz o ayrı ama günde iki kere tam 2 dakika. Diş fırçalamayı sevdirme yazım için buradan buyrunuz.

Keyifli Okumalar