Bildiğimiz klasik Külkedisi masalına çok farklı, esprili bir yorum getirilmiş bu kitapta. Ela’nın kitaplığından en sevdiklerim arasındadır. Bugün bu kitabı da tanıtmak istedim.

Küçük Külkedisi küçük, hem de çok küçük. Evde temizlik yapıyor ama boyanmadık duvar, kirlenmedik yer kalmıyor aslında. Sonra çirkin ablalar gelip bir partiye davetli olduklarını ve ona da bebek bakıcısının bakacağını söylüyorlar. Bebek bakıcısı ise bir iyilik perisi. Sonra partiye gitmeye karar veriyorlar ama kıyafet konusunda bir türlü anlaşamıyorlar. Küçük Külkedisi mavi elbisesini, çizgili şapkasını, kurbağalı montunu ve sarı botlarını giymekte ısrar ediyor ve ona sunulan birbirinden değişik kıyafeti elinin tersiyle itiyor. İyi ama en azından balkabağı ve farelerden bir sihir yapsalar ya? Olmaz. Büyük mavi scooterıyla gidecek. Gitmesine gidiyorlar, çok da eğleniyorlar ama saat tam 12 de, tam eve dönecekken sarı botunun tekini kaybediyor işte. Ne botlar, kurabiyeler, balonlar teklif ediliyor neşelendirmek için ama nafile. Masal bu ya. Kapıyı kim çalıyor dersiniz? Tabii ki Küçük Prens. Annesiyle gelmiş. Üstelik o da bot giymiş. Botlarının teklerini değiş tokuş yapıyorlar ve birlikte maceradan maceraya koşuyorlar.

Kitap 1001 Çiçek Kitaplardan çıkmış. Bir iki tane yazım yanlışı var kitapta. Özellikle scooter kelimesinin skutır diye Türkçeleştirilmesinden hiç hoşlanmadım ben ama yine de favori kitaplarımız arasındadır Küçük Külkedisi. Seride bir de Kırmızı Başlıklı Küçük Kız var ama Küçük Külkedisi açık ara önde bana göre. Küçük Külkedisinin ısrarcı tavrı hepimize çok tanıdık gelecek ve masalın orjinalini bilen minikler bu yeni versiyonundan çok keyif alacaklar. Çizimlerine de bayıldığım kitapta klasik kız çocuklar pembe sever bakış açısı da yıkılmış. Küçük kızın mavi bir scooterı var ve pembe hiçbir şeyi yok.  Mavi sever Ela’nın en beğendiği kısım da burası.

Keyifli okumalar.